GÜÇLENDİRME ADI ALTINDA ATEŞLE OYNAMAYIN!..

Büyük bir felaket yaşadık.
Dünyamız tersine döndü.
Yıkılan binaların altından gelen çığlık sesleri bir türlü kulaklarımızdan gitmiyor.
Enkaz altında kalanlar için çaresizce bekleyip, elimizden hiçbir şey gelmemesi değilmiydi bize en çok koyan?..
Çaresizlik…
Ne kadar acı bir şey!..
Allah’ım birdaha yaşatmasın.
Yaşatmasın ama bunun hiçbir garantisi yok!..
Bizimkisi sadece Allah’ımıza dua etmek.
Evlerimizde pet şişelerden bir çıtırtı sesi gelse paniğe kapılan bizler değil miyiz?..
Avizeler rüzgardan hafifçe sağlandığında, ne oluyor kardeşim diye birbirimizin suratlarına baka kalan yine bizler değil miyiz?..
Bizleriz…
Peki neyin kafasını yaşıyoruz Allah aşkına?..
Şöyle ki; İskenderun ve bölgede bir çok binada güçlendirme ve tadilat işleri yapılıyor. Bakıyorum, güçlendirme yapılan bir çok bina adeta iskelete dönmüş.
Kolonlarına baktığınızda içiniz ürperiyor.
Allah korusun olası bir depremde yaşanacak felâketi tasavvuf bile edemiyorum.
Bilim adamları hep söylüyor, Doğu Anadolu fay hattı, ölü deniz fay hattı, Adana’dan Kıbrıs’a uzanan fay hattı v.s daha bir sürü olasılıktan bahsediliyor.
Bu kadar ucuz olmamalı!..
Devlet bu işe daha fazla hassasiyet göstermeli ve vatandaşın can güvenliğine önem verilmelidir.
Özellikle bu işlerde birilerinin uyanıklığı sadece ve sadece maddi çıkarları adına yaptıkları apaçık ortada!
Evet, onlar için varsa yoksa çıkarları önem arz etmekte.
Ayakta durmakta bile zorlanan binalarına güçlendirme yapıp hemen elden çıkarmak onların en büyük öncelikleri.
Onlar için insan hayatı önem arz etmez!..
İşte bu doğrultuda devlet yetkililerine büyük iş düşüyor.
Lütfen aklınızı başınıza alın.
Fırsatçılara fırsat vermeyin!..
Ateşle oynamayın!..
Bu işin şakası yok!..